Devil May Cry 4 ikon

Devil May Cry 4


“Animeden Video Oyununa Uzanan Macera”

Devil May Cry’i hayranları 2001 yılından bu yana çok yakından tanıyor. İlk olarak PlayStation altyapılı olarak ortaya çıkan Devil May Cry, daha sonra hayran kitlesinin bir hayli fazla olması sebebi ile bilgisayarlara da uyarlandı. PlayStation başarısını bilgisayarda da devam ettirmek isteyen Capcom, oyunlarını sırası ile piyasaya sürdü. İnişli çıkışlı bir başarı gösteren Capcom, 2008 yılı Temmuz ayında Devil May Cry 4’ü yayınladı.

İlk olarak Shinji Mikami tarafından anime olarak yaratılan Japonya macerası Devil May Cry, doğaüstü bir öyküyü işliyor. Öykünün merkezinde annesi şeytanlar tarafından öldürülen Dante yer alıyor. Bir şeytan ve bir insanın melezi olarak dünyaya gelen Dante, annesinin intikamını almak için tüm şeytanları öldürmek istemektedir. Bunu bir hayat amacı olarak benimsediği gibi daha sonra –büyüyünce- bunu bir meslek haline getirir. Devil May Cry yani “Şeytanlar da Ağlayabilir” isminde bir dükkan açar. Bir nevi kiralık katil gibi çalışan Dante, para karşılığında şeytanları kesip biçmektedir. Bu uğurda her şeyini feda etmekten çekinmeyen Dante, ikiz kardeşi Vergil’le bile savaşacaktır.

Seri aşağı yukarı aynı hikayeyi işlerken, serinin dördüncü oyunu Devil May Cry 4’de öykü bir miktar değişiyor. Oyunun başkahramanı artık Dante değil, Nero. Nero, sevdiği kızın peşinden giden amansız bir aşıktır. Fortuna şehrindeki Kılıç Festivali’nde şarkı söyleyecek olan Kyrie’yi dinlemek için koşar adım festival alanına giden Nero’nun karşısına yaratıklar çıkar. Nero, sevdiği kadın Kyrie’yi dinleyebilmek için bir an önce bu canavarları alt etmek zorundadır ve bunu biraz da aşkın verdiği güç ile kazanır. Hani bizde Ferhat dağ deler, Mecnun çöller aşar ya; onlarda da hayalet kesip biçiyorlar. Velhasıl canavarları oracıkta kesip biçen Nero, festival alanına ulaşır ve Kyrie’ye aldığı hediyeyi takdim eder. Bu sırada Başrahip Sanctus konuşma yapmaktadır. Konuşmanın sonlarına doğru dua etmeye başlayan Sanctus birden neye uğradığını şaşırır. Dante, zembille iner gibi gelip Sanctus’u oracıkta öldürür. Bu olaya yakından tanıklık eden Nero, orada Dante ile kıran kırana bir mücadeleye tutuşur ve Dante’yi yenmeyi başarır. Ama bir düşmanın varsa onu tamamen yok etmelisin sözü haklı çıkar ve Dante, daha sonra tüm şeytanlık aleminin kapılarını açarak insanoğlu ile bir mücadele içerisine girer. Nero’yu gafil avlamak için Kyrie’yi kaçırtır. Ve biz de Nero olarak oradan oraya bir macera ve gizem içerisinde güzel Kyrie’yi kurtarmak için bir savaş veririz.

Oyunun öyküsünün oldukça ilgi çekici geldiğinden eminiz. Zaten oyunda en az öyküsü kadar ilgi çekici bir şekilde ilerliyor. Nero’nun kolu ilginizi çekmiş olmalı. Normalde insanın içine giren şeytan bu öyküde Nero’nun koluna giriyor. Yani Nero kısmen şeytanlaşmış oluyor. Aslında şair burada şuna değinmek istemiş olabilir “ Şeytan Nero’nun kalbini değil, uzuvlarını ele geçirdi. Nero uzuv olarak şeytani yeteneklere sahip ama kalben bir melek gibi”. Buraya kadar her şey güzel gidiyor. Yani Nero ile düşmanları kesip biçerek ilerliyorsunuz. Kendinize has kılıç hareketleriniz var. Canınız sıkıldığında yaratıklara kılıcın sapıyla enerjiyi dayıyorsunuz. Lakin oyunun ikinci yarısında karakter değişiyor ve Dante’yi kontrol etmeye başlıyorsunuz. Bu da bizce oyunun en eksi tarafı olarak duruyor. Nero ile kesip biçerek ilerlerken birden Dante’ye geçiş yapmak bocalamamıza sebep oluyor. Nero kadar rahat ilerleyemediğimiz gibi bölümün zorluğu biraz daha artmış oluyor. İşin sıkıcı kısmı ise Nero ile oynadığımız bölümleri tekrar Dante ile oynayacak olmamız. Bu oyunu tekrara düşürüyor. Olmasaymış daha iyiymiş diyoruz ve oynamaya devam ediyoruz. Bir kere oyunu klavye ile oynamak biraz zor. Çünkü kombo hareketleri yaparken kullanacağınız tuş kombinasyonları oldukça yorucu. PlayStation’dan uyarlama bir oyun olduğu için kontroller de “gamepad” için ayarlanmış. Bu da klavye ile zorlanmamıza sebep oluyor. Klavye ile oynanmaz mı derseniz illa ki oynanır ama bir süre sonra ciddi anlamda elinizde ağrı yapıyor.

Oyunda iki zorluk seçeneğiniz var, bunlar; yeni başlayanlar için kolay seviye olan”Human” ve uzman oyuncular için tasarlanmış olan daha bir zorlayıcı “Devil Hunter”. Bir de oyunu bitirince daha zor olan “Legendary Dark Knight” seviyesi ile karşılaşıyorsunuz. Legendary Dark Knight’ta sadece zorluk artmakla kalmıyor, yeni yaratıklar ile de karşılaşıyorsunuz.

Oyunun sesleri ise tek kelime ile harika. Oyundaki efektler, müziklere kadar sesler gerçek anlamda çok iyi tasarlanmış. Grafikler de oldukça hoş duruyor. Uyarlama bir oyun olmasına rağmen oldukça başarılı olmuş. Hani bir oyun ancak bu kadar uyarlanır dersek yanılmış olmayız. Oyunun klavye zorluğunu gamepad ile çözer, Dante ile tekrara düşen bölümleri de “Dante’yi yeniden görmek güzel” diye çözersek gerçekten iyi bir aksiyon oyunu olacaktır. Bizce Devil May Cry 4’ü fantastik aksiyon severler olarak denemelisiniz, hem “Şeytanlar da Ağlar”

En son Oca 13, 2022 tarihinde güncellenmiştir.

Artıları
  • Muhteşem grafikler
  • Frame rateler süper
  • Dövüşler çok iyi ayarlanmış
  • Sıra dışı aksiyon bölümleri
Eksileri
  • Backtracking
  • Zor kontroller
  • Boss dövüşleri çok fazla tekrar içeriyor

Devil May Cry 4 Tanıtım Videosu

Devil May Cry 4 oyunundan görüntüler ve oyunun tanıtım videosu

Devil May Cry 4 YAPILAN YORUMLAR