Still Life 2 ikon

Still Life 2 İndiriliyor

Dosya indiriliyor lütfen bekleyiniz... İndirme işlemi başlamadıysa lütfen yandaki tekrar indir butonunu kullanın
TEKRAR İNDİR

Microids imzası taşıyan Still Life 2, Mayıs 2005’de piyasaya sunulmuştu. Microids, Still Life 2 ile şöhretine şöhret katarken, geleceğin en iyi oyun yapımcısı olma yolunda da emin adımlar ile ilerliyor.

Oyun bir klişeyi işliyor. Fakat bu klişeyi öyle yaratıcı bir senaryo ile işliyor ki hayran kalmamak elde değil. FBI personeli olan Victoria McPherson oldukça güzel bir kadın. Allah çirkin şansı versin derler ya hah işte bizim McPherson’un da başına gelmeyen kalmıyor. Her FBI ajanı gibi çözülmesi zor bir dava ile karşı karşıya kalıyor. Ve bu dava daha sonra başına bela oluyor. Beş kişiyi öldürmüş ve geride cesetlerden başka neredeyse elle tutulur iz bırakmamış bir seri katilin peşine düşüyoruz. Aslında oldukça başarılı bir ajan olan Victoria için bu dava dönüm noktası niteliğinde. Bir yandan üstlerden baskı gelirken bir yandan da işin stresi bizi yoruyor, hazır tatil de yaklaşmış derken gidip biraz kafa dinleyelim diye ilk uçak ile memlekete gidiyoruz. Bir gün akşam yemeğinde konu işlerden güçlerden açılınca büyük babamız yerinde duramıyor ve “gençliğimde ben de gizli hafiyeydim, ne uçan ne da kaçan kurtuluyordu” diyor. Bizde içimizden “Ziyaaa” diye seslensek de bir süre sonra olayın ciddi olduğunu anlıyoruz. Hatta ve hatta büyük babamızın daha önce çözdüğü bir cinayet dosyası bizimkisi ile neredeyse birebir benzerlik gösteriyor. Bizde çatı arasından bulduğumuz tozlu dosyaları karıştırırken “Eureka!” deyip, yollara düşüyoruz.

Tabi oyun burada bize güzel bir sürpriz çekerek bir flashback yapıyor. 75 yıl geriye giderek Victoria’nın büyük babası Gus McPherson’un aydınlattığı cinayeti görüyoruz. Hatta flashback hızını alamayıp cinayetin çözülmeden önceki kısmına kadar gittiği için Bay Gus ile birlikte cinayeti çözmeye çalışıyoruz.

Oyun üçüncü şahıs bir nişancı ve macera oyunu. Aynı anda gizem ve dedektiflik. Bir nevi Tomb Raider. Kontrolleri de son derece pratik. Neredeyse her şeyi fare klikleri ile yapıyoruz. Gitmek istediğimiz yere bir sol klik, koşmak için çift klik. İnsanlar ile gündelik konuşmak için sağ klik, iş ile ilgili konuşmak için sol klik. Yani klikleye klikleye ilerleyebiliyorsunuz. Oyun oldukça akıcı ilerliyor. Hadi şu bulmacayı çözdüm, şimdi bunu çözdüm, peki şimdi ne yapacağım gibi dertleriniz olmuyor. Çünkü her an bir görev ve etkileşimin içerisinde ya da bir bulmacanın peşinde oluyorsunuz. Baştan belirtelim bazı bulmacalar çıldırtıcı derecede zor. Oynarken etrafı iyi sezmeniz gerekiyor çünkü bir sahnede bulacağınız ve size anlamsız gelen bir materyali diğer bir sahnede gizem çözmek için kullanıyor olacaksınız. Ayrıca kayıp nesne bulma oyunlarındaki mantığı da yer yer Still Life 2’de görmeniz mümkün. Olay yerinde çekilmiş iki cinayet fotoğrafını karşılaştırırken acaba ne değişmiş, eksik olan ne, fazla olan ne diye dikkatlice incelemeniz gerekiyor. Oyunu oynadıkça kendinizi oyuna kaptırıyorsunuz zaten, atmosfer sizi çok rahat bir şekilde içerisine çekiyor. Oyun hakkında daha fazla ipucu vermeyelim de siz de oyunu keşfetmenin zevkinden mahrum olmayın diye oyunun oynanışını ve konusunu burada kesip o muhteşem grafiklerden söz etmek istiyoruz.

Grafiklere gelince ışıkların kırılmasından tutun da metallerin parlamasına kadar her şey çok iyi tasarlanmış. Kaplamalar ve materyaller muhteşem. Oyunun sesleri ise zaten sizi oyun ile bütünleştiriyor.

Gizem ve bulmaca çözme tarzı macera oyunlarını seviyorsanız bizce Still Life 2 tam size göre.

Artıları
  • İçine çeken bir hikaye
Eksileri
  • Inventory sistemi karışık
  • Piksel hataları mevcut